Kayıtlar

Ekim, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Onbeş Yaşımıza..

Resim
Gündüz gözüyle görmek istemediğim şeyleri rüyalarımda görebilme, yeterince tatsızlarsa kabusa dönüştürebilme gibi kötü yeteneklerim var. Son zamanlarda bu yeteneğim full force devrede, uyumaya korkar oldum.  İnsan beyni çok acayip. Üzerinden yıllar geçse de unutamazsın bazı anları, bugün baktığında saçma sapan gelen detayları. Bir sabah bir uyanırsın, bir gözün açık bir gözün kapalı, rüyadan yana rahat bir gece geçirdiğine tam sevineyazmışken pat, açıverir pandora kafanın içindeki kutuyu. Kutudan iki tane şarkı çıkar, aynı anda kafanın içinde play tuşuna basılır, farklı kişilere ait bu iki farklı şarkıyı birbirine karıştırmadan aynı anda dinlerken gözlerinden biri hala kapalıdır, ta ki şarkılardan birinin mazisini hatırlayana dek..  Lisede şiir yazmayan yoktur ya hani, hah, işte ben onlardan değildim. Ben lisede şiirden hiç haz etmezdim. Çok sonraları kıymetini anlayabildim. Lisede yazılan o şiirlerin muhatapları olur bir de hani, ben onlardandım. Ama ben bana yazıl

Yalan Dünya

Birini tanıdım; müthiş bir hafızası, efsane taklit yeteneği vardı. Konuşurken, şakalaşırken filmlerden, dizilerden, şiirlerden ve kitaplardan alıntılar, replikler verirdi. O replikler, o karakterler içindeyken nasıl mutluydu, gözlerinin içi gülerdi veya hüzünlenirse yine gözlerinden ağlayan yüreğini belli ederdi. Hele bir de muhatabı repliğin veya alıntının kaynağını bilir ve karşılığını verirse, değmeyin keyfine... Ah bir de nasıl güzel sesi vardı, türkü söyler, söylerken ruhunu katık ederdi. Konservatuara gitmek istemiş, hukukçu baba hukuk fakültesi yazdırmış. Onu tanıdım tanıyalı bir türlü sevmeyi başaramadığı hukuk fakültesinde. *** Yabancı dil öğrenmek biraz da yetenek işidir, bilen bilir. Yabancı dile inanılmaz yeteneği olan, İngilizce yazılılarında kopya için dört yanı sarılan biriydi, bu kez eskilerden, liseden. Bir şarkının ismini bulmaya çalışıyorum, o zamanlar teknoloji bu kadar gelişmemiş, şarkıyı radyoda orda burda duyduğumda deliriyor, ismini bir türlü bulup da şarkıy

Sokak Müzisyenleri: ''The Compatible''

Resim
Şehirlerin de ruhu vardır, yıllardan miras aldıkları. Eğer bir şehrin tarihi yüzyıllar öncesine dayanıyorsa, geçmişten gelen mimari günümüz sokakları arasından göz kırpıyorsa, korunmuş, saklanmış ve bir de halkın kullanımına açılmışsa, ah bir de o şehir yeşilse, ve dahası yüzyıllık ağaçları varsa, seyrine doyum olmaz. Bir de o şehrin sokaklarından müzisyenlerin sesleri yükselebiliyorsa, ah o şehrin tadına doyum olmaz.  Bütün bu özelliklere sahip şahane bir şehir olan Köln'de birkaç saatimi geçirdikten sonra yorgunluktan bitap düşmüş, nereden trene binebileceğimi bulmaya çalışırken bir anda müthiş melodilerle daldığım yerden çıktım. Ben sokak müzisyenlerini ayrı bir severim, Ankara'da Kızılay'da, Tunalı Hilmi Caddesi'nde, İstanbul'da Beyoğlu'nda İstiklal Caddesi'nde ne zaman denk gelsem, şayet zamanım varsa oturur, onlar bitirene kadar dinlerim, çekimlerini yapar, varsa cd'lerini alırım. Elbette canlı müziğin yeri başka olur, evde açıp dinlediğinizde ay

Başka Dünyaya Saklanan Güzellik: Ali A. Mazrui

Resim
Onun anısına, tanımayanlara tanıtmaya, tanıyanlara bir de benim gözümden bakmaya..  ... Hayatımın her alanında dibe vurduğum o lanetli 2011 senesiydi. ''Bazen öyle olur, her şey üst üste gelir.'' Öyle bir dibe vurmuştum ki, o hızla ya gerisingeri yukarı sıçrayacak, ya çakıldığım yerde can verecektim. Ankara'ya en güzel kış o sene gelmiş, en güzel kar o sene sokakları kaplamıştı. Ahmet Kaya en çok o kış acı vermiş, Leyla ile Mecnun efsanesiyle o kış tanışmıştım. 2011 bitti, ben sıçramayı kafama, hayatımın özetini de bir bavula özenle yerleştirip Amerika'ya, okuluma döndüm. Bu kez derslerime müthiş bir heyecanla ve aynı zamanda müthiş bir korkuyla başladım. Hocalarımdan biri, 79 yaşında Kenyalı bir profesördü. Kim olduğunu çok da araştırmamıştım, daha çok dersin ismi gönlümü çelmişti: Cultural Forces in World Politics; sıkıcı dünya politikasında eğlenceli bir konu olan kültürün etkilerini inceleyecektik. Ön sırada yerimi alırken bu dersin ve bu henüz

Sokakları Köpüklerle Yıkanan Şehir

Resim
Literatürde geçen uluslararası ilişkiler teorilerinden birine göre, gelişmiş ülkeler sahip oldukları standartları, gelişmemiş ülkelerin gelişmemişliklerine borçludurlar. Gelişmekte olan ülkeler dünya sistemine entegre olabilmek adına bir takım aşamalardan geçmek zorundadırlar ve geçmek için çabalarlar; öte yandan gelişmiş ülkeler pozisyonlarını korumak ve daha iyi duruma gelebilmek için yeni yöntemler bulmak zorundadırlar ve uğraşırlar. İki taraf da varlığını bir diğerinin varlığına borçludur zira gelişmiş ülke, gelişmekte olanı sömürürken pozisyonunu korur. Elbette bu teoriye karşı pek çok teori geliştirilmiş, tartışılmış, eleştirilmiş, konuşulmuş ve konuşulmakta. Fakat bir an için, teorinin doğruluğunu kabul edelim, ki bugüne kadar şahit olduğum, gördüğüm, duyduğum, okuduğum pek çok şey tüm acımasızlığına rağmen bu teorinin doğruluğuna beni pek çok zaman inandırmıştır. Dünyanın bir ucunda bir başkentte, Antananarivo'da, insanlar üzerinde araba kullanacak yolu bırakın, asf

İlk Bakışa İthafen

Resim
Bir şeyi ilk kez görme hakkın tektir, bir kez kayıtlarına geçti mi, artık geri dönüşü yoktur. Bu yüzden ilk bakışa paha biçilemez. Bu yüzden ilk kez geldiğim bu ülkede ve bu şehirde ilk baktığım her an çok değerli, zira yarınlarda hiçbir şey ilk anki gibi olmayacak, duygu çöplüğü baktığım her yeri gölgeleyecek. İlk bakışın önemine ithafen, tüm heyecanım ve cehaletimle Almanya'nın bu eski başkentine geldim geleli hissettiklerimden minik fakat gerçek bir kesit sunacağım bugün sizlere, sevgiyle. Doğa ve çocuk sevgisi anneannemden, gezgin ruh anneannemin annesinden miras kalmış bana. Algıda seçiciyim, kuş ve çocuk seslerini, rengarenk çiçekleri ve yeşilin binbir tonunu hiç affetmem baktığım her yerde seçerim. Baktığım yerde bütün bunlardan en az birini görmem, içimdeki kelebekleri uçuşa geçirmeye yeter de artarken, birden fazlasını görüyorsam eğer kelebekler çılgına döner, içimden taşar, uçar, coşar.  Buraya geldiğimden beri tüm kelebeklerim çılgına dönmüş durumda. Perdelerimi